Bir Duygu Durum Bozukluğu Olarak: Depresyon ve Mani

Depresyon, büyük bir üzüntü, kaygı, suçluluk hissetme ve değersizlik duygusu, sosyal yaşantıdan kendini izole etme, uyku bozukluğu, iştahta artış veya azalış, cinsel istek kaybı ya da her zamanki faaliyetlere karşı ilgisizlikle belirginleşen bir duygu durumudur. Nasıl hepimiz zaman zaman kaygılanıyorsak, aynı şekilde yaşamımızda melankoli yaratan ancak depresyon tanısını gerektirmeyecek birçok olaylarla karşılaşıyoruz. Depresyon, genellikle panik atak, madde bağımlılığı, cinsel işlev bozukluğu ve kişilik bozukluğu gibi başka psikolojik sorunlarla yakından ilişkilidir.

Depresyon

Depresyon Belirtileri

  • Depresyonda olan kişi için odaklanmak, dikkatini toplamak çok yorucu bir çabadır. Okuduklarını ve başkalarının onlara söylediklerini anlamakta güçlük çekerler.
  • Karşılıklı iletişim onlar için bir yük haline gelir; yavaş ve uzun duraksamalarla, az kelime kullanarak ve monoton ve düşük bir sesle konuşurlar. Çoğu birey yalnız kalmayı ve susmayı tercih eder.
  • Bazıları ise ajitedir ve yerinde duramazlar. Ellerini ovuşturarak aşağı yukarı gezinir, inleyerek şikâyet ederler.
  • Depresyonda olan kişiler bir problemle karşılaştıklarında genelde hiçbir çözüm akıllarına gelmez. Genelde de çözüm bulmak için konunun çok üstünde de durmazlar.
  • Her anlarında bir ağırlık vardır. Kafaları kendilerine yönelik suçlamalarla ve yermelerle doludur.
  • Depresyonda olan bireyler ayrıca kişisel özbakımlarını ve görünüşlerini ihmal ederler, fiziksel bir temeli olmayan çeşitli hipokondriyak ağrı ve sancılardan yakınırlar.
  • Çoğu zaman tamamen keyifsiz, umutsuz bakış açısı ve inisiyatiften yoksun olarak endişeli, kaygılı ve hayata karşı ümitsiz tutum sergilerler.
  • Depresyona sıklıkla psikosomatik durumlar meydana gelir; mide, bağırsak, baş, karın veya sırt ağrıları gibi kalıcı bedensel şikayetler eşlik eder. Bu semptomlar birçok hastada hemen göze çarpmaktadır.

RESMİ TANISAL LİSTELER

DSM-IV’te, depresyon olarak adlandırılan majör depresyonun belirtileri aşırı elemli bir duygudurum ve iştah, kilo, uyku ve faaliyet düzeyi bozukluklarıdır. Depresyonun yaygın belirtileri üzerinde genel bir kabul vardır. Majör depresif dönemin DSM-IV tanısı bu belirtilerden en az beşinin hemen her gün iki hafta süreyle olmasını şart koşar. Düşük duygudurum ya da ilgi ve hoşnutluğun kaybının bu beş belirtiden biri olması gerekir.

• Üzgün, düşük duygudurum, (günün büyük kısmında ve hemen hemen her gün)

• Faaliyet düzeyinde değişiklik, ya letarjik olma (psikomotor yavaşlama) ya da ajite olma.

• Her günkü faaliyetlerde ilgi ve hoşnutluk kaybı.

• İştah azalması ve kilo kaybı, ya da iştah ve kilo artışı.

• Uyumada güçlükler (insomnia); uykuya dalma da güçlük, gece uyanıp bir daha uyuyamama ve sabah çok erken uyanma ya da bazı hastalarda zamanın çoğunu uyuyarak geçirme isteği.

• Enerji kaybı ve aşırı yorgunluk.

• Olumsuz benlik kavramı, kendini aşağılık görme hissi ve kötü itham etme, değersizlik ve suçluluk duygulanımı

• Düşüncede yavaşlama ve kararsızlık gibi dikkati toplamada güçlükten yakınma ya da gerçekten güçlük çekme.

• Yinelenen ölüm ve intihar düşünceler

Mani

Yaşam boyunca depresyonun belirti ve olgularında farklılıklar görülür. Çocuklarda depresyon çoğunlukla baş ağrısı, mide ağrısı gibi bedensel yakınmalar şeklinde gözlemleriz. İleri yaştaki yetişkinlerde depresyonsa, dikkatin hemen dağılması ve unutkanlık- bellek kaybı ile eşleşir.

Depresyon belirtileri, kültürden kültüre değişkenlik göstermektedir. Örneğin sinir ve baş ağrısı şikâyetleri Latin kültürlerde çok yaygındır. Güçsüzlük Asya’da daha sık görülür. Çoğu depresyon, tekrarlansa da zamanla dağılma eğilimindedir. Ancak tedavi edilmeyen ortalama bir depresyon dönemi 6-8 ay, hatta daha uzun sürebilir, hasta ve ailesi için daha da uzun gibi gelebilir. Depresyon giderek kronik bir hale gelirse birey nöbetler arasında eski işlev düzeyine dönemeyebilir.

Mani, agresyon, hiperaktivite, konuşkanlık, fikir uçuşması, dikkatte hızlı dağılma, hayal temelli büyük planlar, zaman zaman amaçsız faaliyetlerle kendini gösteren temelsiz aşırı bir coşku halidir. Nöbetler halinde depresyon geçiren bazı bireyler kimi zaman aniden de manik olabilirler. Yalnızca mani geçirip depresyon göstermeyen kişilerin olduğuna dair klinik raporlar vardır ancak bu duruma çok ender rastlanır.

Birkaç günden birkaç aya dek sürebilen manik dönemde birey kolaylıkla yüksek ve gürültülü sesiyle fark edilebilir. Konuşmaları uzun sürelidir, şakalar, kelime oyunları, kafiyeler, konuşanın dikkatini çeken eşyalar ve yakında olanlarla ilgili çağrışımlarla doludur. Bu konuşmayı kesmek çok zordur; maniklerde yaygın olan düşünce uçuşmasını açıklar. Konuşmanın ufak bölümleri anlaşılır durumda olsa da konuşmacı bir konudan diğerine çabucak atlar. Manik kişinin faaliyete olan gereksinimi onu aşırı sosyal ve karışıcı olmaya iter, sürekli ama amaçsızca meşguldür. Ne yazık ki çabalarındaki hatalardan tamamen habersizdir. Bu hareketliliği herhangi bir önleme çabası çabucak kızgınlık, hatta büyük öfke ve saldırganlık yaratır. Mani genelde bir iki günde çabucak ortaya çıkar. Tedavi edilmeyen nöbetler birkaç günden birkaç aya kadar sürebilir.

Depresyonda Tedavi Seçenekleri

Depresyon tedavisi daima psikoterapi içermelidir. Bu ideal olarak stresin davranış değiştirmesine ve negatif bireysel değerlendirmenin düzelmesine ve kişisel stresli kritik durumların iyileşmesine yol açar. Psikoterapötik yöntemlerde, davranışçı terapi (DT) ve kişiler arası psikoterapi (KAP) günümüzde en iyi şekilde araştırılır ve etkin olarak kullanılır. Ayrıca uzun vadede yenileme riskini düşürür.

Psikoterapötik tedavi, depresyonun kısır döngüsünü yok eden yaklaşımları benimser. Terapötik süreçle ruh halini düzelten aktivitelere yeniden başlamak çok önemlidir. Depresyon durumunda olan birey bunları tek başına yapamaz. Aynı zamanda depresyonda belirli durumların, belirli negatif duygu ve düşünceleri neredeyse otomatik olarak nasıl tetiklediğinin farkındalığı çok önemlidir. Depresyon her şeyi karanlık bir gözlükle görmek zorunda bırakır. Psikoterapi bu gözlüğü yavaşça çıkarmaya yardımcı olur.

Yazar: Büşra Ertaş

İnstagram: @bsraertas

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR Sosyal Biliş Nedir? Sosyal Biliş Türleri Nelerdir?

-ANKARA PSİKOLOG- -MOXO DİKKAT TESTİ- -ANKARA PSİKOLOG- -İLETİŞİM- -BDT EĞİTİMİ-